11 Şubat 2010 Perşembe

Marka? Türkiye Futbolu?

Birileri hala Türkiye'de futbolun marka değeriyle övünedursun; insana illallah dedirten, futboldan da yeşil sahadan da soğutan bir rakip vardı bugün sahada. Futbol fukarası Mehmet Özdilek'ten emri almış rakip takım futbolcuları "insan evladı ne kadar çirkef olabilir?"in emsalini sundular bize.

Ömer Çatkıç denen zat-ı muhteremi ele alalım. Yaptığı tek şey provakatörlük bu oyuncunun, yıllardan beri. Küfür yiyince ayrı bir haz aldığını düşünmüyor değiliz. Neden zaman geçirir, neden tribünleri çileden çıkartmayı kendisinin bir numaralı görevi olarak görür anlamakta güçlük çekiyoruz. Mantık da basit çalışmak istiyor sonuçta. "Demek ki küfürden, hakarettten hoşlanıyor bu canlı türü" kanısına varıyor en sonunda.


Sedat Ağçay. Yüzünde Emrah'tan kalma bir acı ifadesi. Sakatlandığını düşünüyorsun. "Ciddi bir şey oldu herhalde" diyorsun, kenara gelirken sedyede. Taç çizgisinin yan tarafına geçtiği anda birden iniyor sedyeden. Ayağa kalkıyor hemen sahaya girmek için. "Bu canlı türü de haysiyetsizliği, namussuzluğu benimsemiş; abc'si yapmış hayatında" diyor mantık.

Sonra, mantık bir de "33. haftada Ali Sami Yen'de, Antalyaspor'la oynuyoruz"u hatırlıyor. Sedatımsı terliksi hayvanların, Çatkıçımtrak tek hücrelilerin Ali Sami Yen'e yeniden geleceğini hatırlıyorsun.

Unutmayacağız sizi.
Şu mantık yok mu?!!
Galatasaray:3
Antalyaspor: 2