28 Temmuz 2010 Çarşamba

Sezona başlarken kısa kısa...


- Hazırlık kampıydı hazırlık maçlarıydı derken Dostluk(?) Kupası'nda kaybettik. Kaçırılan tonla pozisyon, boş kaleye atılamayan toplar fazlasıyla sinir bozsa da takımın daha agresif yapıda olması umut verdi.

-Fikstür çekildi. Suyun öte tarafını 9. haftada ziyaret edeceğiz. Aslantepe'de de ağırlayacağız anlamına geliyor bu. Cehennem ateşini Aslantepe'de alevlendirmek ümidini taşıyoruz sarı-kırmızının mahpusu gönlümüzde.

-Formalarımız tanıtıldı. Geçen sezon parçalısının "yeni forma" diye lanse edildiği bir tanıtım oldu. Galatasaray taraftarını aptal yerine koymaya çalışan bir zihniyet. Somon rengini "mercan" diye tanımlayıp bir de 2289'la süsleyen bir zihniyet. Galatasaray tarihinden, geleneklerinden, taraftarın hassasiyetlerinden anlamayan bir zihniyet. Zavallı bir zihniyet.

-Avrupa maceramız yarın başlıyor. Uzun soluklu olacağına inandığımız bu maratonda tek yumruk halinde sonuna kadar ilerlememiz umuduyla.

Frank Rijkaard ve ekibine, takımımıza bu zorlu maraton süresince başarılar diliyoruz. Sahada yüreklerini ortaya koydukları müddetçe kalbimiz onlarla olacaktır. Ne mağlubiyet umrumuzda olur ne de galibiyet.

Hele o ruhu sahada bir görelim, umudun türküsü duyulacak elbet. Karanlık kuytulardan, sıkılan yumruklardan birikenler önce Mecidiyeköy'ü sonra Aslantepe'yi sarsacak!