2 Haziran 2006 Cuma

Tekne

Şampiyonluğa doğru koşarken hep aklımızda, ulan boğazda tekne partisi yapacağız demiş, hatta şampiyonluk gecesi 40 gün 40 gece eğlenelim lan, bokunu çıkaralım lan diye kadeh kaldırmıştık.Doğal olaraktan 40 gün 40 geceye ne bünye, ne cüzdan dayanacağından zaman zaman ara verdik.Ancak ne olursa olsun tekne gezisi olacaktı.Rakılar içilecek, boğazda mis hava ciğerlere gidecek, mideler dolacak, zıplanacak.Bu plana dahil olaraktan kardeş , ağabey, dost , apaçi, güzel grup SultanS ile bağlantıya geçildi ulan beraber yapalım denildi.Nede olsa sezon boyunca beraberce çok güzel işlere imza atılmıştı.Ayrıca eşler gelecek, biraz gönüller hoş edilecek, yükü paylaşanlara dayananlara sabır gösterenlere bir teşekkür edilecek.Tekne bulmak zor, fiyatlar kazık, gelecek kelle sayısı belli değil, teklifler çeşitli, sinirler ayakta, isyanlar gırla derken geldik o güne..Tekne Kabataş’tan kalkmış yampiri yampiri Üsküdar’a gelmekte.Daha doğrusu tekne değil de tekne yavrusu veya takanın biraz irisi demek lazım.Boyutlar anlatılmış ama insanlar o yaklaşmakta olanın 100 kişiye yetmeyeceğine inanmış tüymek istemekte, kulağımın dibinde sinir bozmaktalar.Ulan önemli olan bir arada olmak diyenler bile zamanı durdursalar orada hırpalayacaklar bizi.Bu gerilim ve sinirle tekneye biniyoruz.Yalnız sarı kırmızının olduğu tüm mekanlar cennet gibi oluyor büyük küçük.Bu arada tekne süslemesi için alınan ve sahilde boş zaman harcaması niyetine şişirilen balonlar, bu olayı promosyon zanneden sahilin normal insanlarınca kapışılmış durumda.Alt kata bir göz atıyoruz büfe açık olaraktan önümüzde ve ileride o muhteşem rakı kadehleri dolmuş beklemekte.Kaptan, org sorumlusu ve diğer arkadaşlar bilgi alırken, bilgi verirken tüm bu gerilimden bir yudumla kurtuluyorum ve kendimi üst kata alt kata atıyorumEvet gezi başlamıştır.Sağdan gidiyoruz kaptan geliyor ve diyor ki bir Beylerbeyi’ne uğrayalım, tamam sınırsız alkol ama kitle buysa sınıra dayanılır, takviye lazım. Beylerbeyi bizi karşılıyor ama tekne ahalisi alt katta açık büfe kuyruğunda.Eller sallanıyor, merak ediliyor, sinir olunuyor sahil tarafından.Takviye tamam rota Galatasaray adası.Yandan bir tekne geçiyor içinde rakibin futbol okulu öğrencileri.Renkler değişik olsa o öğrencilerin teknesi meşalelerle ateşe verilmiş, tüm her tarafı işgal edilmiş olurdu ama yazdığımız gibi renkler değişik olsaydı.Reina önünde ilk meşaleler yanıyor, ilk tezahüratlar söyleniyor, sırada ada var, hayır yok hayır var, ada sessiz, ada renksiz, ada karanlık.Sahilden kornalar çalınmakta konvoy oluşmakta eller sallanmakta tezahürat yapılmakta.Giderek alkol oranı yükselmekte lay lay diye geçiştirilen yerler sansürsüz olarak söylenmekte, zıplanmakta, halay çekilmekte, karşılıklı tezahürat yapılmakta. Olmaz biri çıkar bayrağı açar tahriktir niyet, alır o tahriğin karşılığını ve elbet o küfürlerle yataga rahat rahat uzanılır.Buda ayrı bir zevktir herhalde.İrili ufaklı tekneler gelir geçer çoğuyla muhabbet güzel.Yapılmış üst katta bir masa çakır keyif olmuşuz kutluyoruz havai fişek altında.Ne güzel be diyoruz alnımızın akıyla.Ne güzel eşlerimizle dostlarımızla kutlamak. Ne güzel GALATASARAYLI olmak.